Kuranda , peygamber olmayan insanlara vahiy

 

KUR’ÂN’DA , PEYGAMBER OLMAYAN İNSANLARA VAHİY

 

BEN ALLÂHIN KULUYUM.

Atılmış şeytandan Allâha sığınırım. 

Rahmeti Her Şeyi Kapsayan , Çok Rahmet Eden Allâhın adıyla.

(Kuran - 1 Fâtiha sûresi , Âyet 1) “Övgü , Evrenlerin türeteni (yetiştireni - Rabbi) Allah içindir”.   

Selâm (esenlik-sağ etme) yüce Allâhın rasûlu Muhammedin üzerine olsun ve yüce Allâhın rahmeti ve O’nun bereketleri. 

Fotoğraf açıklaması yok.
           
 Vahiy , îmâ (remz) ile , hatırlatıcı işâret ile bilgi aktarımıdır. Bunun delili , selâm ona Zekeriyâ peygamberin konuşmasının , yüce Allahdan bir belirti olarak engellenmesi döneminde , Zekeriyyâ peygamberin , toplumuna Vahyettiğinin bir âyette bildirilmesi (19 Meryem 11) , diğer bir âyette de bu konu anlatılırken , onun konuşmasının engellendiği ancak îmâ (remz) ile konuşabileceğinin bildirilmesidir (3 Âli İmrân 41). Öyleyse îmâ (remz) , Vahiy kelimesinin anlamını açıklayan bir kelimedir. Bu anlamıyla , Kuranda vahyin , kimlerden kimlere yapıldığını bildiren ,  âyetlerde bildirilen vahiylerin çeşitleri şunlardır  

--- 1 --- Yüce Allâhın meleklere

--- 2 --- ve insanlara vahyettiği ,

--- 3 --- meleklerin insanlara vahyettiği ,  

--- 4 --- Zekeriyyâ peygamberin toplumuna vahyettiği (19 Meryem 11) ,

--- 5 --- İnsan ve Cin Şeytanlarının , İnsan Ve Cin Şeytanlarına vahyettiği (6 En’âm 112)

(6 En’âm 112) “Ve işte öyle her peygamber için insan ve cinin şeytanlarını düşman ettik , onların bâzısı bâzısına sözün yaldızlısını vahyeder , eğer türetenin (rabbin) isteseydi onu yapamazlardı , öyleyse at (uzaklaştır) onları ve iftirâlarını”.

--- 6 --- ve Şeytanların , kendi dostlarına (6 En’âm 121) vahyettiği Kuranın bildirdiği vahiylerdendir.

--- 7 --- yüce Allâh’ın Göğün içine vahyettiği (41 Fussılet 12)

--- 8 --- ve yüce Allâhın Yeryüzüne vahyettiği (99 Zelzele 5)

--- 9 --- ve yüce Allâhın arıya vahyettiği de (16 Nahl 68)

(16 Nahl 68) “Ve rabbin , arıya , dağlardan ve ağaçtan ve onların yükselttikleri ne varsa ondan evler edinmesini vahyetti”.

Kuranda bildirilen vahiylerdendir.

     Kuranda konu edilen , yüce Allâhın vahyi ve yüce Allâhın izniyle olan meleklerin vahyi özellikle peygamberleredir. Ancak Kuranda , peygamber olan insanlardan başkasına da  , Allâhdan olan vahyin vahiy edilmesinden bahsedilmiştir.

Kuranda bahsedilen , peygamber olmayanlara , yüce Allahdan olan vahiy örneklerinden olanlar şunlar =  

--- 1 --- Göğe vahiy ,  

--- 2 --- Yeryüzüne vahiy ,

--- 3 --- Arıya vahiy ,  

--- 4 --- selam onlara Mûsâ peygamberin annesine vahiy ,

--- 5 --- selâm onlara Îsâ peygamberin havârilerine (fedâilerine) olan vahiy.

--- 6 --- selâm Ona , yüce Allâh’ın rasûlü , Meryemin oğlu Îsâ Mesîh’in annesi olan , İmrân’ın kızı Meryemle , Melek gönderilerek , yüce Allâh’ın KONUŞMASI.  (3 Âli İmrân 47) (19 Meryem 26)

        Bu vahiy türlerinden ikisi peygamber olmayan insanlara vahiy çeşididir. Bunlar , selam onlara Mûsâ peygamberin annesine vahiy , selâm onlara Îsâ peygamberin havârilerine (fedâilerine) olan vahiylerdir. Mûsâya hitab eden meleklerin , Mûsanın annesine vahyettiklerini bildiren âyet =

(20 Tâhâ 38) “Vahyedileni annene vahyettiğimizde”.

Ayrıca 28 numaralı sûre olan Kasas sûresinin 7 numaralı âyetinde de Mûsânın annesine meleklerin vahyettiği bu vahiy bildirilir. Selâm onlara Îsâ peygamberin havârilerine (fedâilerine) yüce Allâhın vahyettiğini bildiren âyet ise , Kuranın 5 numaralı sûresi olan Mâide sûresinin 111 numaralı âyetidir.  

(5 Mâide 111) “Ve havârilere , bana ve rasûlüme îmân etmelerini vahyettiğimde , dediler , îmân ettik ve bizim elbette müslümanlar olduğumuza tanık ol”.

         Bu iki âyette , Mûsânın annesine ve havârilere vahyedildiği bildiriliyor. Mûsânın annesi ve havâriler peygamber olmayan insanlardan ,  Müslüman insanlardır. Öyleyse Yüce Allâhın Kuranda bildirdiği bu gerçek şudur ki , yüce Allah peygamber olmayan kullarından da dilediğine vahyeder.

        Kurana aykırı inanç , söz ve işleri olan pek çok sapığın Allahdan vahiy aldığını , yada ilham adığını iddia ettiğini biliyoruz. Bu türde kişilere ise yüce Allah kendisinin yapmadığı işi , iftirâ olarak , yaptığını , onlara vahyetmediği halde , onlara yüce Allâh’ın vahyettiğini iddia ettikleri için ZÂLİMLER diyor. ZÂLİMLERİN CEZÂSININ İSE AZÂB OLDUĞUNU BİLDİRİYOR. Kuranın 6 numaralı sûresi olan En’âm sûresinin 93 numaralı âyeti bu konudadır.

(6 En’âm 93) “Ve kim daha zâlimdir şu kimseden ki Allah hakkında bir yalan attı (iftirâ etti) veyâ kendisine bir şey vahyedilmediği halde bana vahyedildi dedi ve kim ki Allâhın indirdiği gibisini indireceğim dedi , zâlimleri , ölümün bürümelerindeyken ve melekleri bir görsen , açın onların ellerini , çıkarın kendilerinizi (denir) , (o) gün küçümseme azâbıyla karşılıklandırılırsınız , şu sebeple ki Allâhın hakkında gerçeğin dışındakini söylerdiniz ve onun âyetlerine karşı büyüklenirdiniz”.  

 

Âyet  =  “…ve (Gerçeğe) İletme’ye uyan Sağ Olsun”  (Kuran – 20  Tâhâ sûresi , Âyet 47)

Âyet  =  “Övgü , Evrenlerin türeteni (yetiştireni - Rabbi) Allah içindir”  (Kuran – 1 Fatiha sûresi , Âyet 1)

Yazar = Ali kenan Aydın   

Konunun ilk oluşturulma tarihi =

 

 

3/ÂLİ İMRÂN-47: Kâlet rabbi ennâ yekûnu lî veledun ve lem yemsesnî beşer(beşerun), kâle kezâlikillâhu yahluku mâ yeşâ’(yeşâu) izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu).

(Hz Meryem): “Rabbim, benim çoçuğum nasıl olur? Bana bir beşer dokunmadı” dedi. (Allah şöyle buyurdu): “İşte böyle, Allah dilediğini yaratır. Bir emrin (işin) olmasını takdir ettiği zaman, sadece ona “ol!” der, o hemen olur.”

19/MERYEM-26: Fe kulî veşrabî ve karrî aynâ(aynen), fe immâ terayinne minel beşeri ehaden fe kûlî innî nezertu lir rahmâni savmen fe len ukellimel yevme insiyyâ(insiyyen).

 Artık ye ve iç, gözün aydın olsun! Bundan sonra eğer beşerden bir kimseyi görürsen, o zaman (ona şöyle) söyle: “Muhakkak ki ben, Rahmân'a (konuşmama) orucu nezrettim (adadım). Bu sebeple bugün bir insanla asla konuşmayacağım.

 

 

 

 

 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol